3 yaş, çocuğun kendini rahat ifade edebildiği, dil ve motor becerilerini daha iyi kullanabildiği bir yaştır.

3 yaş, çocuğun kendini rahat ifade edebildiği, dil ve motor becerilerini daha iyi kullanabildiği bir yaştır. Enerji dolu bir dönemdir. Bu yaşın ön belirgin özelliği meraktır. Sosyalleşme ihtiyacının başladığı, arkadaşlık ilişkilerini yapılandırabildiği bir dönemdir. Anne babalardan bu dönemde en çok “artık çocuğuma yetemiyorum, arkadaş istiyor” cümlelerini duyarız.

Her çocuğun gelişim hızı birbirinden farklı olmakla birlikte her yaşın sonunda kazanılmasını beklediğimiz becerileri 5 gelişimsel alanda değerlendiriyoruz.

Öz Bakım Becerileri

Kaşık çatal kullanarak, kendi başına yemek yiyebilir.
Tuvalet ihtiyacını belirtebilir.
Basit giysilerini çıkarabilir.

Motor Becerileri

Çift ayak sıçrayabilir.
Geri geri yürüyebilir.
Merdiven inebilir.
Kapı kollarını açabilir.
Makası rastgele kullanabilir.
Kitabın sayfalarını ikişer üçer çevirebilir.

Bilişsel Beceriler

Ses çıkaran nesneleri isimlendirebilir.
Büyük ve küçüğü gösterebilir.
Nesneleri bir başka nesnenin içine – dışına – altına koyabilir.
Sıralı halkaları sırasına uygun geçirebilir. 3-4 parçalı yapbozları tamamlayabilir.
Cinsiyetini bilir.
Renkleri eşleştirebilir.

Dil Becerileri

Adını, yaşını, cinsiyetini söyleyebilir.
Şimdiki zaman fiillerini kullanır.
2-3 kelimeden oluşan cümleler kurabilir.
Ne yapıyor? Sorusuna cevap verebilir.

Sosyal Beceriler

Basit işlerde ailesine yardımcı olur.
Hikaye etkinliğine 5-10 dk katılabilir.
Hatırlatıldığında selamlaşma ifadelerini kullanır.
Duyguları anlar ve ifade eder.
Sevdiği arkadaşlarını tercih eder.

NE ZAMAN UZMANDAN YARDIM ALMALIYIM?

Çocuğumuz, 3 yaşını doldurmuş olduğu halde göz teması kurmuyorsa, kendini ifade etmekte zorlanıyorsa, yaşıtlarıyla ilgilenmiyorsa, tuvalet eğitimini kazanamamış ise bir uzmandan yardım almak gerekmektedir.

(Parmak oyunları, tekerlemeler, şiirler, bilmeceler)
Öğrencilerin dil becerilerinin gelişmesini ve yeni bilgiler edinmelerini içeren bir süreçtir. Öğrencilerin kelime dağarcığını geliştirir.

(Yırtma,  kesme, yapıştırma, yuvarlama, boyama)
Bu çalışmalar, çocuklarda el-göz koordinasyonunu destekler. El becerilerini geliştirir. Deşarj olma ve duygusal bakımdan rahatlamalarını sağlar. Yaratıcı yönlerini geliştirir. Farklı malzemeleri tanıma ve kullanma yeteneklerini arttırır.

(Oyun hamuru ve kil çamuru ile ilgili yapılan etkinlikler)
Bu çalışmalar çocukların ince motor kaslarını geliştirir. Çocukları yaratıcılığa sevk eder. Yaratıcı düşünme yeteneğini geliştirir. Çocukların sanata karşı ilgileri, yoğurma maddeleri ile artar ve yeteneklerini ortaya çıkarır. Yoğurma maddeleri ile çalışan çocuklar bazı becerilerini geliştirirken, aynı zamanda düşünürler, yeni buluşlar ortaya koyarlar ve kendilerine güvenleri artar.

(Isındırma oyunları, hareketli oyun, dinlendirici oyun)
En doğal öğrenme ortamıdır. Çünkü oyun, çocuğun duyduklarını, gördüklerini sınayıp denediği, öğrendiklerini pekiştirdiği bir deney alanıdır. Çocuğun yaratma ortamıdır.

(Kukla yöntemi ile hikaye canlandırma, düz anlatım, hikaye okuma)
Okul öncesi eğitiminde hikaye etkinlikleri çocukların dil gelişiminin desteklenmesi ve okuma yazmaya karşı olumlu tutum sergilemeleri açısından önemlidir. Farklı hikaye okuma teknikleriyle hikaye çalışmalarının yapılması çok önemlidir.

(Nefes açma çalışmaları, müzik dinleme ve söyleme, müzikli çocuk oyunları)
Erken yaşta müzik eğitimine başlanmasının ana hedefi profesyonel müzisyen yetiştirmek değil, çocukta etkin ve sağlıklı bir gelişimi elde edebilmektir. Zamanla aktifleşir. Müzik, başta dil gelişimi olmak üzere, sosyal duygusal gelişime katkıda bulunmaktadır.

(Masaüstü oyuncaklar, ile ilgili köşelerinde oyunlar vb.)

Okul öncesi dönemdeki çocuklar meraklı, araştırıcı ve sorgulayıcıdırlar. Bu etkinlikler sayesinde çocuklar, sözel iletişim becerilerinin gelişmesi, bağımsız düşünme ve yorumlama yeteneklerinin gelişmesi, zihinsel bakımdan uyarılmaları, çevreye karşı daha duyarlı hale gelmeleri gibi alanlarda desteklenmektedirler. Okul öncesi dönemde çocuklara araştırabilecekleri, neden – sonuç ilişkisini görebilecekleri ve tahminlerde bulunabilecekleri bir eğitim ortamı hazırlamak oldukça önemlidir.

Drama çocukların hayal güçleri ve yaratıcılıklarını destekleyen, yaşantı yoluyla öğrenmelerini sağlayan bir yöntemdir ve bir eğitim yöntemi olarak dramanın amacı, çocukta doğuştan var olan yaratıcılığı geliştirmektedir. -mış gibi yapma olarak ifade edilen drama ile çocuklar yaratıcı bir yolculuğa çıkmakta, bu yolculukları sırasında yaşantı yoluyla öğrenmektedirler.

Yaş gruplarına göre belirlenen oyunlar öğrencilere öğretilir. Bireysel ve grup olarak oynanabilen bu oyunlar öğrencilerin dikkatini, muhakeme yetemeğini, akıl yürütme becerilerini geliştirir. Oyunlarda zorlanan çocuklar özel değerlendirmeye alınır.

Görsel algılama çalışmaları, el göz koordinasyonu, şekil zemin ayrımı, şekil sabitliği, mekansal ilişkiler, işitsel algı çalışmaları, fonolojik farkındalık, dikkat ve bellek çalışmaları, temel kavram çalışmaları, problem çözme çalışmaları, el becerisi çalışmaları.

Doğum günleri, partiler